Günümüzde çocuklarının hayatlarını sosyal medyada belgelemek birçok anne-babanın yaptığı bir şey. Youtube kanalı açarak çocuklarının çeşitli hallerinden abone sayısını arttıran ve tıklanmalar üzerinden para kazanan, çocuklarının her halini (uyurken, yemek yerken, banyo yaparken, oyun oynarken, okulda, parkta vs) sosyal medyada paylaşan, bu paylaşımlar üzerinden binlerce beğeni toplayan veya takipçi sayısını arttırarak bazı firmaların ürünlerini tanıtan ve bundan gelir elde eden yüzlerce anneden bahsediyorum. Babalar demiyorum çünkü bunu yapanların daha çok anneler olduğunu gözlemliyorum. Tabi bu paylaşımlara itiraz etmeyen ve bunların içinde olan yüzlerce de baba var. Bu durumda aslında ebeveynler çocuklarının gizliliğinin en büyük ihlalcilerinden oluyorlar.
Belki gizlilik ayarlarına dikkat edilerek, herkese açık olmayacak bir şekilde, çocukları hakkında özel bilgiler vermeden birkaç paylaşımda bulunmak çok sakıncalı olmayabilir. Fakat herkese açık bir şekilde yüzlerce binlerce fotoğraf paylaşmak, hikayeler paylaşmak ne anlama geliyor olabilir acaba hiç düşündünüz mü? Anne-babalara şu soruyu sormak istiyorum, “siz hiç yolda yürürken tanımadığınız birini durdurup ta cüzdanınızdan çocuğunuzun resmini çıkarıp gösteriyor musunuz?” Muhtemelen gelecek cevap “hayır” olacaktır. Peki öyleyse neden herkese açık olan hesaplarda yüzlerce fotoğraf ve hikayeler paylaşılıyor.
Ebeveynler bu şekilde çocukları hakkında, düşündüklerinden çok daha fazla bilgiyi açığa vurarak, onları tehlikeye açık hale getirdiklerinin farkında değiller mi? Bu da cevaplanması gereken başka bir soru olsa gerek.
Fotoğrafları, en özel anları paylaşılan bu çocuklar ileride büyüdüklerinde acaba bunların paylaşılmasından hoşnut olacaklar mı? Belki bu duruma sinirlenecekler, belki arkadaşları arasında dalga geçilmesine neden olacakları bir durum olacak ve utanacaklar vs. Aynı zamanda bu şekilde çocukların unutulma haklarının ellerinden alındığını unutmamak gerekir.
Çocukların fotoğraflarının paylaşılması, özel hayatlarının gizliliklerinin ihlali, aslında onların kişilik haklarının ihlalidir. Bunun yanı sıra sürekli fotoğraflarının çekilip, paylaşıldığından haberdar olan bu çocuklarda narsistik bir yapının gelişmesi olasıdır. Anne-babalar devamlı çocuklarından poz vermelerini isteyerek, ve fotoğraflarını devamlı paylaşarak onların gösteriş meraklısı bireyler olmasına sebep olabilirler.
Bunun yanı sıra çocuk istismarcılarının, çocuklara karşı sapkınca duyguları ve davranışları olan kötü niyetli kişilerin çocuklarınızın fotoğraflarını biriktirebileceğini biliyor olmalısınız? Çocuğunuzun bütün mahremiyetini gözler önüne sermek onu korumakla yükümlü olmanız arasında anlaşılmaz bir çelişki oluşturuyor.
Peki anne babaların bu paylaşımları yapmasının sebepleri ne olabilir?
Biz insanız görülmek, beğenilmek, sosyal ilişkiler kurmak istiyoruz. Hayatımızı idame ettirmek için belki daha rahat bir yaşam için para da kazanmak istiyoruz. Tüm bunlar gayet anlaşılır. Fakat beğenilmek, görünür olmak bunlar istekten öte bir ihtiyaca dönüşüyor ve bu paylaşımlar üzerinden ebeveynler psikolojik ihtiyaçlarını ve maddi kazanç ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlarsa ve kendi kendilerini bu şekilde tatmin etmeye çalışıyorlarsa burada normal bir durumdan bahsetmek imkansızdır.
Ebeveynlerin, çocuklarının fotoğraflarını, en özel anlarını çevrimiçi paylaşma nedenlerini kendilerine sormaları gerektiğini düşünüyorum, paylaşmadan önce bunu kendi tatminim için mi yapıyorum yoksa çocuğum için mi yapıyorum diye de düşünmelerini öneriyorum.
Son olarak şunu söyleyebiliriz ki kendi kendimizi tatmin etmek için çocuklarımızın fotoğraflarını sosyal medyada paylaşıyor olmak hiç sağlıklı bir durum değil. Bu konuda anne-babaların daha hassas olmaları gerektiğini düşünüyorum.
Uzman Klinik Psikolog