İnsan haz yaşamaya dönük bir canlıdır. Bu yüzden insanın haz almasını engelleyecek her durum, olay, kişi, insandaki öfke duygusunun en başta gelen sebebidir. Aslında öfke doğru bir şekilde ifade edildiğinde son derece sağlıklı ve normal bir duygudur. Öfke kontrolden çıktığında, yıkıcı ve saldırgan davranışlara sebebiyet verdiğinde iş hayatını, kişiler arası ilişkileri, aile yaşantısını olumsuz etkilediğinde sağlıksız bir hal almış olur.
Kişiler herhangi bir durum, olay veya kişi karşısında engellendiklerinde, reddedildiklerinde, istek ve ihtiyaçlarının karşılanmadığı durumlarda, yanlış anlaşıldıklarında, kendilerini doğru ifade edemediklerinde ve daha birçok sebepten dolayı öfkelenebilirler.
Engellenme bir enerji doğurur, bu enerji yapıcı da kullanılabilir, yıkıcı da. Sağlıklı bir şekilde dışsallaştırılmış öfke amaca yöneliktir. Öfkenin sağlıksız olarak dışsallaştırılması ise saldırganlık ve şiddet biçimindedir ve en büyük zararı kişinin kendisine verir. Öfke bazen de bastırma şeklinde içe yöneltilir ki, bastırılmış ve kabul edilemeyen öfke de zararlı olup, dolaylı bir şekilde sonrasında ortaya çıkabilir.
Öfke hem dışsal hem de içsel bir takım sebeplerden kaynaklanabilir. İnsan bir duruma, bir olaya, bir kişiye öfkelenebilir. Aslında öfkenin ortaya çıkmasına sebep olan farkına varamadığımız, kaynağını bilemediğimiz birçok duygu vardır. Nedir bu duygular? Kızgınlık, nefret, kin, kıskançlık, kaygı, üzüntü vs.
Öfkelenildiğinde stres ve gerginlik başlar, adrenalin salgısı artar, nefes alıp verme sıklaşır, kalp atışları hızlanır, kan basıncı artar, bunlar öfkenin fiziksel belirtileridir.
Öfkeyle başa çıkmanın ilk şartı öfkeli olduğunuzu kabul etmek ve bunu kendi kendinize itiraf etmektir. Kabul edilmeyen ve itiraf edilmeyen öfke dolaylı yollardan ortaya çıkabilir ve daha tehlikeli olabilir.
İkinci adım ise öfkenin nereden geldiğini bulmaktır. Bazen bu çok açık ve ortada olabileceği gibi bazen de belirsiz ve karışık olabilir. Bazı durumlarda suçluluk duygusu öfkenin kaynağını bulmayı zorlaştırabileceği gibi bazen de iyi niyet kaynağa erişmeyi engeller.
Üçüncü adım, gerçekte sizi öfkelendirenin ne olduğunu anlamaya çalışmaktır. Yani öfkenin sebebinin gerçekçi temelinin ne olduğunu anlamaktır. Öfke buz dağının suyun üzerinde kalan bölümüdür. Gerçek sebebi bulmak isteyen derinlere inmek zorundadır ve bu da kolay değildir. Örneğin; gittiğiniz lokantada ki garsonun tabağı önünüze biraz sertçe koyması sizi öfkelendirebilir ve bunun altında çocukluktan kalma problemler olabilir.
Dördüncü adım öfkeyle gerçekçi bir biçimde mücadele etmektir. Duruma göre bazen öfkeyi doğrudan ortaya koymak uygun olabileceği gibi bazen de olmayabilir. Öfkenin sebebi gerçekçi değilse böyle bir durumla mücadele etmek çok daha güç olabilir. Örneği; Ahmet eşine kızgınlık duyuyorsa ve bunun sebebi Ahmet’in annesinden gördüğü davranışları eşinden görememek ise durumu çözmek çok kolay olmayabilir. Bu durumda problemin kaynağını teşhis edip bir uzmandan yardım almak gerekebilir.
Uzman Klinik Psikolog